Billie Eilish: Popun Kutsanmış Yıldızı Viyana’ya Geldi
Geçtiğimiz Aralık ayında 23 yaşına giren süperstar Billie Eilish, buna rağmen müzik sektöründe on yıllık bir kariyere sahip. Dolayısıyla, son günlerde oluşan yoğun ilgi Viyana’ya da sıçradı. Avusturya’daki ilk solo konseri için satışa sunulan 15.000’den fazla bilet, neredeyse bir yıl önce sadece birkaç saat içinde tükendi. Güvenilir olmayan satıcılar ve sahte bilet platformları nedeniyle dolandırıcılık vakaları yaşandı. “Krone” gazetesi, dolandırılan iki kardeşe son anda geçerli bilet sağladı (daha önce haber yapılmıştı). Ancak birçok kişi aynı şansa sahip olamadı. Yaz sıcaklarında günlerce Vogelweidplatz’ta kamp yapan Eilish hayranları, konser başlamasına rağmen yüksek fiyatlardan bilet satın almaya devam etti. Bilet bulamayanlar ise adeta bir tarikat gibi daireler oluşturarak birlikte en sevdikleri şarkıları söylediler; bu, konseri kaçırmanın acısını hafifletmenin son çaresiydi.
Görkemli ve Devasa Bir Sahne Gösterisi
Dışarıda çılgınlık vardı, içeride de öyle. Billie Eilish’in “Hit Me Hard And Soft” turnesi için hazırladığı sahne düzeni, önceki performanslarının çok ötesine geçti. Dev sahne düzeni, salonun ortasına dikdörtgen şekilde kurulmuştu ve hareket edebilen video panelleri sayesinde her açıdan ideal görüş sağlanıyordu. Konserin açılışında, dev bir LED ışık küpü aşağıya indi ve içinden rahat kıyafetleriyle Billie Eilish belirdi. Kaykay ayakkabıları, ters takılmış şapkası, bol beyaz tişörtü, iki örgüye ayrılmış saçları ve parlayan mavi gözleriyle seyircilere samimi bir hava sundu. Çığlıklar salonu inletti, VIP locasındaki seyirciler ise ellerindeki şampanya kadehlerinin kırılmamasına dikkat etmek zorunda kaldı.
Hayranlarının yoğun sevgisi sayesinde konser başlamadan önce bile Stadthalle’de çok özel bir atmosfer hakimdi. Bu atmosfer, sınav öncesi heyecanı, okul spor salonundaki terli gençlik kokusu ve aylarca beklenen bir anın patlaması gibi duyguları bir araya getiriyordu. Salonun sıcaklığıyla birleşen bu durum, yaklaşmakta olan bir yaz fırtınasını andırıyordu. Ve bu fırtına tam 90 dakika sürdü. Billie Eilish, üç birbirinden farklı ve muhteşem albümünden parçalarla hayranlarını büyüledi ve genç nesil için neden bu kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi — tıpkı Taylor Swift gibi.
Sahneye Hakimiyet: Enerji ve Duygular Arasında Denge
Eilish, yan kapı komşusu gibi görünen samimi biri ama aynı zamanda farklı karakterlere de bürünebiliyor. Vamp kadın ya da Marilyn Monroe gibi stillerle de kendini gösterdi, ancak kariyerine damgasını vuran rahat tarzı ve doğallığı sayesinde hayranlarına hâlâ yakın hissediliyor. Mükemmel koreografili şovda fazla söze yer yok. “Burası gerçekten sıcak” ve “Umarım herkes eğleniyordur” gibi klasik cümlelerle seyircilerin heyecanını artırıyor. Avrupa’nın neresine giderse gitsin, konserlerinde ortalık adeta şenlik alanına dönüyor.
Konser boyunca sahnede sekiz şeklinde dolaşarak birbiri ardına hit parçalarını seslendiren Eilish; “Lunch”, pyro efektleriyle desteklenen “Therefore I Am” ve duygusal “Wildflower” şarkılarıyla salonu büyüledi. Ardından bir dakikalık sessizlik isteyerek, “When The Party’s Over” şarkısı için sesini loop’a aldı. İlginçtir ki, Viyana’da bu sessizlik gerçekten sağlandı — ki bu, diğer şehirlerde her zaman mümkün olmamıştı.
Dört müzisyen ve iki arka vokalist, sahne altına gizlenmişti ki sahneyi tamamen Billie’ye bırakabilsinler. Eilish ise kibirli değil, doğallığıyla hayranlarını yönlendiriyor ve onlara güçlü duygular yaşatıyor. “Bad Guy” şarkısıyla birlikte ilk kez lazer efektleri kullanıldı. “The Greatest” şarkısında Billie sahneye yerleştirilmiş bir platformla yukarıya çıktı. Akustik set bölümünde ise “Your Power”, “Skinny” ve harika “TV” şarkılarını seslendirdi. Bu sakin parçalar, konserin duygusal zirvesi olarak öne çıktı.
Ama elbette daha farklı yönlerini de gösterdi. “Bury A Friend” ve “Oxytocin” parçalarının ardından Charli XCX ile kaydettiği “Guess” ile salonu gece kulübüne dönüştürdü. Ardından güvenlik görevlileri eşliğinde salonun içinde bir tur atarak hayranlarıyla selamlaştı.
Hem Mesih Gibi Hem Çocuk Gibi
İki Oscar ödüllü Billie Eilish, sahnedeyken tamamen kendisi oluyor. Devasa sahne dekoruna rağmen bazı anlar, kalabalık bir kulüpteymiş gibi samimi hissettiriyor. Müziğindeki eklektik yapı onun en büyük başarısı: Tek bir türe bağlı kalmadan farklı tarzlardan aldığı ilhamlarla müziğine derinlik kazandırıyor. “Happier Than Ever” şarkısında elektro gitarıyla sahnede diz çökerek kendi rock yıldızı anını yaşıyor. Seyircisini âdeta bir peygamber gibi yönlendirse de, gösterisi Nick Cave’in gösterileri gibi narsist değil; daha kapsayıcı ve oyunbaz. Finalde, salon konfeti yağmuruna boğuluyor ve herkesin aklında aynı dilek yankılanıyor: “Umarız bu gösteri 2026’da Viyana Happel Stadyumu’na gelir.”








