Sağlıkta Katkı Payı Artıyor: Ücretsiz Hizmetler Tehlikede mi?
Michaela Wlattnig uzun süre bekledi ama umduğu destek gelmedi. Avusturya’daki hasta hakları savunucularının başkanı olarak, siyasetçilerin sağlık sistemindeki yeni ücretlendirme planlarına karşı çıkmasını bekliyordu. Ancak ne hükümetten ne de her zaman ücretsiz sağlık hizmetlerini savunan SPÖ’den anlamlı bir tepki geldi. Sadece kısa bir açıklamayla her şeyin sağlık sigortasının sorumluluğunda olduğu belirtildi.
Wlattnig’e göre tehlike büyük: 1 Temmuz’dan itibaren, hastaneye ya da doktora kendi başına ya da aile yardımı olmadan gidemeyen kişiler, taşıma hizmeti için ödeme yapmak zorunda kalacak. Bu yeni katkı payları, özellikle dar gelirli ve yaşlı hastaları zor durumda bırakabilir. Örneğin huzurevi sakinleri, bu masraflar yüzünden önemli kontrollerden vazgeçmek zorunda kalabilir. Wlattnig şöyle uyarıyor: “Mevcut önlemlerle sınırlı kalmayabilir, daha fazlası gelebilir.”
Sağlık Sigortasında Bütçe Açığı ve Yaşlanan Nüfus
Avusturya Sağlık Sigortası Kurumu (ÖGK), işçi ve işverenlerin ödediği katkılarla hastane dışındaki sağlık hizmetlerini finanse ediyor. Ancak kurumun bütçe açıkları büyüyor. Nüfusun yaşlanması bu durumu daha da ağırlaştırıyor. 60 yaş üstü bireyler, gençlere kıyasla e-Card’ı iki kat daha fazla kullanıyor. Sadece son beş yılda, sağlık hizmetlerinden faydalanma oranı %15,6 arttı.
Fiskal Konsey’e göre, devlet bütçesinde demografik nedenlerle en fazla artış sağlık harcamalarında olacak. Teknolojik gelişmeler, yeni cihaz ve ilaçlar daha etkili ama daha pahalı hale geliyor. Ayrıca önceki hükümet döneminde yapılan sağlık sigortalarının birleştirilmesinin de yönetim giderlerini artırdığı ileri sürülüyor. ÖGK ise bu durumu “özel etkenler” olarak tanımlayıp birleşmeden verim elde ettiklerini savunuyor.
900 Milyon Euro Açık: Çözüm Katkı Payları mı?
Bu yılki 900 milyon Euro’luk açığın kapatılmasında, bazı kesimler hastaların daha fazla ödeme yapmasını savundu. Bilgisayarlı ve manyetik rezonans tomografi (CT ve MR) ile tekerlekli sandalye ve protez gibi yardımcı cihazlar için ekstra ücret alınması gündeme geldi. e-Card ücretinin de 13,80 Euro’dan 200 Euro’ya çıkarılması önerildi. Ancak sendika temsilcileri bu teklifleri reddetti.
Kararlaştırılan değişiklikler arasında, ortopedik ayakkabı ücretinin 58,14 Euro’dan 75 Euro’ya çıkarılması ve hasta taşıma hizmetleri için 7,55 Euro (taksi) ve 15,10 Euro (ambulans) katkı payları yer aldı. Yılda en fazla 28 kez ödeme yapılacak ve toplamda 422 Euro’yu geçmeyecek. Acil durumlar, kemoterapi, diyaliz ve çocuklar gibi özel gruplar bu uygulamadan muaf tutulacak.
Hizmetlerin Suistimali ve Gereksiz Harcamalar
ÖGK yetkilileri, bazı sağlık hizmetlerinin gereksiz yere fazla kullanıldığını belirtiyor. Örneğin, taşıma hizmeti kullanımı %80 arttı çünkü doktor onayı şartı çoğu zaman ihlal ediliyor. Transportschein (taşıma formu) bazı hastanelerde rastgele dağıtılıyor.
Ayrıca, vitamin D testi gibi yıllık 15 milyon Euro’luk maliyeti olan ancak tıbben çok gerekli olmayan hizmetler de yeniden değerlendiriliyor. Laboratuvar testleri, MR ve CT gibi görüntüleme tekniklerinin çoğu da gereksiz yere talep ediliyor. Çoğu ağrı, fizik tedavi ve basit ilaçlarla çözülebilirken, pahalı taramalar gereksiz yere yapılıyor.
Hasta Talepleri ve Gereksiz Muayeneler
Hasta beklentileri de bu durumu etkiliyor. Birçok hasta, uzman yönlendirmesi olmadan bile pahalı testler talep ediyor. Bazı doktorlar, negatif yorum almamak için bu taleplere boyun eğiyor. Bir kadın, hiçbir şikayeti olmamasına rağmen röntgen istemiş. Başka bir örnekte, çocuk hastanede basit bir burun operasyonu geçirecekken, aile doktorundan gereksiz testler için yönlendirme istenmiş.
Katkı Paylarının Zararları
Katkı payları, aslında sağlık sistemine yük olan gereksiz talepleri sınırlamak için düşünülüyor. Ancak bu uygulamalar, düşük gelirli ve kronik hastalar üzerinde daha ağır sonuçlar yaratıyor. Reçete ücretleri, birçok hastanın ilaçlarını eksik almasına neden olabiliyor. Sağlık ekonomisti Czypionka, temel ilaçların ücretsiz, ancak etki açısından tartışmalı ürünlerin ücretli olması gerektiğini savunuyor.
Denetim ve Yapay Zeka ile Yeni Dönem
ÖGK, gereksiz hizmetleri belirlemek için yapay zekayı devreye sokmak istiyor. Ayrıca, yeni bir elektronik sevk sistemiyle CT ve MR gibi hizmetlerin gerekliliği denetlenecek. Öncelik sırasına göre randevu verilecek: örneğin kanser şüphesi olanlar öncelikli olacak.
Fakat Tabipler Birliği bu adımlara temkinli yaklaşıyor. Düşük tasarruf uğruna bazı hastalıkların gözden kaçabileceğini savunuyor. Aynı zamanda fizik tedaviye olan yoğun talep nedeniyle de reçeteler kısıtlanmaya başlandı.












