Shopping cart

  • Home
  • Dünya
  • ABD
  • Trump’tan Kaşıkçı Cinayeti Raporlarına Rağmen Bin Selman’a Destek
ABD

Trump’tan Kaşıkçı Cinayeti Raporlarına Rağmen Bin Selman’a Destek

18 Kasım 2025 Okuma Süresi: 5 dk.
Trump'tan Kaşıkçı Cinayeti Raporlarına Rağmen Bin Selman'a Destek
15

ABD Başkanı Donald Trump, Washington’da Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ı (MbS) ağırlarken, Trump Kaşıkçı cinayeti dosyasında ABD istihbarat raporlarına karşı çıktı ve Suudi Arabistan’la yeni bir güvenlik ve savunma paktı açıkladı.

Suudi Veliaht Prensi ve ülkenin fiili yöneticisi Muhammed bin Selman (MbS), Salı günü Washington’da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmelerde bulunmak üzere Beyaz Saray’a geldi. Bu, Suudi hükümeti eleştirmeni gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2018’de öldürülmesinden bu yana ABD’ye yaptığı ilk ziyaret oldu. Trump, Salı günü gazetecilere yaptığı açıklamada, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Kaşıkçı’nın öldürülmesinden haberi olmadığını söyleyerek, Trump Kaşıkçı cinayeti konusunda ABD istihbarat servislerinin ulaştığı sonuçlara açıkça ters düştü.

Trump, Oval Ofis’te yanında belirgin şekilde memnun görünen MbS ile otururken şunları söyledi: “Başardıklarından dolayı onunla çok gurur duyuyorum. Yaptıkları, insan hakları ve diğer her şey açısından inanılmaz.” Ancak bir gazetecinin Kaşıkçı cinayetiyle ilgili sorusunu sert biçimde geri çevirdi. Trump, “Şeyler olur” (“Dinge passieren”) diyerek konuyu kapattı.

Savunma paktı

ABD Başkanı Trump’a göre Amerika Birleşik Devletleri, Suudi Arabistan ile yeni bir savunma paktı imzaladı. Trump, Washington yönetiminin ayrıca Suudi Arabistan’a Amerikan yapımı yapay zeka (AI) çiplerinin satışına onay vermek için çalıştığını söyledi. Bu adım, ABD’nin ihracat politikasında önemli bir yön değişikliğine ve iki ülke arasındaki teknolojik işbirliğinin derinleşmesine işaret ediyor.

Trump’a göre ABD, İsrail ile yapılan anlaşmaya benzer bir düzenleme kapsamında ilk kez F-35 gizli (stealth) savaş uçaklarını da Suudi Arabistan’a satmak istiyor. “Bence her iki ülke de, en iyi uçakları (F-35) almaları gereken bir seviyede” diyen Trump, Suudi Arabistan ve İsrail’i ABD açısından “önemli müttefikler” olarak tanımladı. Bu gerçekleşirse, ABD’nin Suudi Arabistan’a yapacağı ilk savaş uçağı satışı olacak.

Suudi Arabistan uzun süredir bir savunma paktı talep ediyordu; Washington ise bunu Riyad’ın İsrail ile ilişkilerini normalleştirmesi şartına bağlamıştı. Trump, buna karşın Suudi Arabistan’ın ABD’de 600 milyar dolar yatırım yapma taahhüdünü öne çıkarıyor ve anlaşmanın ekonomik boyutunu vurguluyor.

Kaşıkçı’nın ortadan kaybolması

Bu zirve, dünyanın en büyük ekonomisi ABD ile dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan arasındaki ilişkinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Trump, ikinci başkanlık döneminde bu stratejik ortaklığı en yüksek önceliklerinden biri haline getirdi. Böylece, Trump Kaşıkçı cinayeti tartışmalarına yol açan olaydan sonra oluşan uluslararası öfkenin büyük ölçüde gölgede kaldığı izlenimi güçleniyor.

Gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğunu ziyaret ettikten sonra bir daha görülmedi. Türkiye’nin resmi açıklamalarına göre, konsoloslukta Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik bir tim Kaşıkçı’yı öldürdü, cesedini parçalara ayırdı ve kalıntıları ortadan kaldırdı. Bu vahşi Kaşıkçı cinayeti, dünya çapında tepki çekmişti.

ABD istihbaratının hazırladığı bir rapor, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Kaşıkçı’nın öldürülmesini onayladığı sonucuna vardı. Riyad ise resmi olarak her türlü üst düzey sorumluluğu reddediyor. Suudi yönetiminin sert bir eleştirmeni olan Kaşıkçı’nın eşi Hanan Elatr Kaşıkçı, Trump’ın Suudi Arabistan’la sıcak temaslarını ve bu ziyareti sert sözlerle eleştirdi.

Bastırılan ifade özgürlüğü

Human Rights Watch ve diğer insan hakları örgütleri, ziyaret öncesinde yayımladıkları bir çağrıyla Washington’dan daha net bir tavır talep etti. ABD yönetiminin, bu yıl infaz edilen kişi sayısının şimdiden 300’e ulaştığı ve rekor seviyeye doğru gittiği Suudi Arabistan’daki idam cezalarını açık biçimde gündeme getirmesi gerektiğini vurguladılar. Aktivistlere göre bu davalarda sanıkların adil yargılanma hakkına sahip olması son derece düşük bir ihtimal.

Hak savunucuları, Suudi Arabistan’ın son yıllarda ülkenin modern tarihinde görülmemiş düzeyde ifade özgürlüğünü bastırdığını ve temel insan haklarını sistematik biçimde ihlal ettiğini belirtiyor. Gazeteciler, muhalifler ve hak savunucularına yönelik baskılar, Trump Kaşıkçı cinayeti ve sonrasındaki süreçle birlikte uluslararası kamuoyunun Suudi Arabistan’a bakışını tartışmalı hale getirmeye devam ediyor.

İlgili haberler: